ABD’de uzun süredir devam eden patent davasında, Apple önemli bir hukuki zafer kazandı. Tıbbi cihaz üreticisi AliveCor’un Apple’a karşı açtığı patent ihlali davasında, ABD Federal Temyiz Mahkemesi nihai kararını verdi. Mahkeme, AliveCor’un EKG (elektrokardiyogram) teknolojisine ilişkin üç patentinin aslında geçerli olmadığına hükmetti. Bu karar, Apple Watch’un ABD’de ithalat yasağıyla karşılaşmasını engellemiş oldu. Böylece Apple, akıllı saat pazarındaki güçlü konumunu korumayı sürdürdü.
Apple ile AliveCor arasındaki hukuki mücadele, 2021 yılına kadar uzanıyor. AliveCor, Apple’ın EKG özelliğini kullanarak kendi patentlerini ihlal ettiğini öne sürerek ABD Uluslararası Ticaret Komisyonu’na (ITC) şikâyette bulunmuştu. ITC, ilk aşamada AliveCor’un lehine bir karar vererek Apple Watch modellerinin ABD’ye ithalatının yasaklanmasını önermişti. Fakat bu karar, Apple’ın itirazı nedeniyle hemen uygulanmadı. Aynı dönemde, ABD Patent ve Ticari Marka Ofisi’ne (USPTO) bağlı Patent Denetim ve Temyiz Kurulu (PTAB), AliveCor’un patentlerinin geçersiz olduğuna karar verdi.
Apple Watch’un ithalat yasağı mahkeme kararıyla engellendi
PTAB’ın aldığı karar, Apple açısından kritik bir dönüm noktası oldu. Zira AliveCor, ithalat yasağının yürürlüğe girebilmesi için PTAB’ın kararını temyize götürmek zorundaydı. Ancak, Federal Temyiz Mahkemesi AliveCor’un bu itirazını reddetti ve PTAB’ın kararını onayladı. Bu gelişme, AliveCor’un Apple’a karşı başlattığı hukuki süreçte en büyük darbelerden biri olarak değerlendiriliyor. Bunun sonucunda, Apple Watch’un ABD’ye girişini yasaklama girişimi tamamen geçersiz kılınmış oldu.
Apple sözcüsü Fred Sainz, mahkemenin kararını memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti. Apple’ın, yıllar boyunca sağlık ve güvenlik alanında yenilikçi teknolojiler geliştirmek için çalıştığını vurgulayan Sainz, bu doğrultuda ilerlemeye devam edeceklerini belirtti. Apple Watch’un, kullanıcılarına sunduğu sağlık özellikleriyle sektörde öncü bir konumda olduğunu dile getiren Sainz, bu tür patent davalarının şirketin inovasyon sürecini etkilemeyeceğini açıkladı. Öte yandan, AliveCor tarafı ise karardan duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Şirketin baş iş sorumlusu Sanjay Voleti, mahkemenin aldığı kararı eleştirerek, ITC’nin patentlerin geçerliliğine yönelik önceki değerlendirmesinin dikkate alınmadığını savundu.
AliveCor’un bu dava sürecinde izlediği yol, Apple’a karşı benzer bir hukuki mücadele yürüten Masimo’nun stratejisiyle büyük benzerlik taşıyor. Masimo, Apple’ın kan oksijen sensörü teknolojisinin kendi patentlerini ihlal ettiğini öne sürerek ITC’ye başvurmuş ve sonunda ithalat yasağı kararı aldırmıştı. Bu gelişmenin ardından Apple, ABD’de satılan Apple Watch modellerinde kan oksijen ölçüm özelliğini yazılım güncellemesiyle devre dışı bırakmıştı. Masimo’nun elde ettiği başarıya karşın, AliveCor’un benzer bir sonucu alamaması dikkat çekiyor.
Patent ihlali davaları, teknoloji dünyasında giderek daha sık karşılaşılan bir konu hâline gelmiş durumda. Özellikle giyilebilir sağlık teknolojilerinin gelişimiyle birlikte, şirketler arasında fikri mülkiyet hakları konusundaki çekişmeler hızla artıyor. Apple gibi büyük teknoloji firmaları, bu tür davalarla sık sık karşı karşıya kalıyor. Ancak bu tür süreçlerde, şirketlerin hukuki stratejileri ve mahkemelerin patentlerin geçerliliğine dair yaptığı değerlendirmeler belirleyici bir rol oynuyor.
Apple için bu dava olumlu sonuçlanmış olsa da şirket, önümüzdeki dönemde benzer davalarla mücadele etmek zorunda kalabilir. Özellikle sağlık teknolojileri alanında giderek daha fazla yatırım yapan Apple, gelecekte başka patent anlaşmazlıklarıyla karşılaşabilir. Bunun yanı sıra, Apple Watch’un yeni modellerinde sunulan sağlık özelliklerinin patent sürecinde nasıl ele alınacağı da merak konusu olmaya devam ediyor. Özetle, Apple bu dava özelinde rahat bir nefes almış olsa da sektördeki hukuki mücadeleler bitmiş değil.
