ABD’de yürürlüğe girmesi beklenen yeni gümrük tarifeleri, teknoloji devlerini lojistik planlarını yeniden gözden geçirmeye zorladı. Bu süreçte en dikkat çeken hamle Apple’dan geldi. Şirket, 90 günlük muafiyet kararına rağmen, Hindistan’daki üretim tesislerinden ABD’ye 600 ton iPhone’u hava yoluyla sevk etti. Bu sevkiyat, Apple ürünlerinin fiyatlarını kısa vadede sabit tutmak adına kritik bir adım oldu.
Reuters ve The Times of India’nın ortaya koyduğu bilgilere göre, Apple bu operasyonu tarifeler devreye girmeden önce tamamladı. Böylece şirket, tarifelerin getireceği fiyat artışlarını doğrudan tüketiciye yansıtmadan geçici de olsa bir avantaj sağlamayı hedefledi. Bu yoğun taşımada kargo uçaklarının taşıma kapasitesi ve iPhone’ların paketli ağırlığı temel alındığında yaklaşık 1.5 milyon cihazdan söz ediliyor. Bu rakam, Apple’ın sadece lojistik değil üretim tarafında da hızlı bir aksiyon aldığını gösteriyor.
Apple üretimi artırırken gümrük süreçlerini de hızlandırdı
Şirketin Hindistan’daki üretim kapasitesini artırmak için farklı adımlar attığı da netleşti. Pazar günü dahil olmak üzere üretimin sürdüğü ve geçici olarak ek personel görevlendirildiği belirtiliyor. Apple, aynı zamanda gümrük işlemlerinin hızlanması için Hindistan’daki resmi makamlarla temasa geçti. Bu çaba, sadece sevkiyat süresini değil, aynı zamanda maliyetleri de kontrol altına almak açısından önemliydi.
Apple’ın bu operasyonu tek başına yürüttüğü bir süreç değil. Nikkei Asia’ya göre, Microsoft, Dell ve Lenovo gibi firmalar da benzer adımlar atmaya çalıştı. Bu şirketler, özellikle 3.000 dolar üzeri fiyat etiketine sahip premium cihazlarını ABD’ye zamanında ulaştırma derdindeydi. Çünkü tarifeler en çok bu segmentteki ürünleri etkiliyor. Ne var ki, hava taşımacılığının sınırlı kapasitesi nedeniyle tüm talepler karşılanamadı.
HP ise başlangıçta farklı bir tutum sergiledi. İlk etapta tedarikçilere mevcut planlara sadık kalmalarını söyledi. Ancak sadece 24 saat sonra bu karardan dönülerek ABD’ye olabildiğince fazla ürün gönderilmesi istendi. Bununla birlikte, HP’nin Meksika’daki üretimini artırmayı planlaması da dikkat çekti.
Samsung tarafında ise farklı bir tablo ortaya çıktı. Şirketin, 2025 ortası için akıllı telefon bileşenlerine dair siparişlerini azalttığı belirtiliyor. Bu karar, pazardaki talep beklentileri ve üretim planlarının yeniden yapılandırıldığını gösteriyor. Diğer üreticiler ise rotasını ABD dışındaki pazarlara çevirmeye başladı.
Lenovo ve Acer, ABD pazarındaki belirsizlik nedeniyle üretim odağını farklı bölgelere kaydırmayı düşünüyor. Bu da Çin merkezli üretimin tek seçenek olmaktan çıkmaya başladığını gözler önüne seriyor. Özellikle Hindistan ve Meksika gibi ülkeler, bu süreçte yeni üretim üsleri olarak öne çıkıyor. Tüm bunlar, küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiğine işaret ediyor.
Apple’ın Hindistan’dan yaptığı bu hızlı ve hacimli sevkiyat, üretim çeşitliliğinin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha ortaya koydu. ABD ile Çin arasında devam eden ticaret gerilimleri, şirketlerin daha esnek ve çok yönlü planlama yapmasını zorunlu hale getiriyor. Bu nedenle Hindistan gibi alternatif üretim merkezleri önümüzdeki dönemde daha da önem kazanacak. Tüm bu gelişmeler, sadece Apple’ı değil, küresel teknoloji sektörünün tamamını ilgilendiren yapısal bir dönüşüme işaret ediyor.
