Android uygulamalarının yoğun veri iletimi yaptığını duymak kulağa şaşırtıcı gelmiyor. Ancak gönderilen verilerin büyük kısmının gereksiz ve gizli olduğunu duymak bir tür sürpriz olarak nitelenebilir. En popüler 500 Android uygulamasını mercek altına alan MIT araştırmacıları, bu uygulamalar tarafından gönderilen ve alınan verilerin büyük kısmının uygulamaların işlevselliğine olumlu bir katkıda bulunmadığını dile getirdi.
Örneğin, Walmart uygulaması barkod taraması yapıldığında eBay uygulamasıyla iletişime geçiyor. Ancak bu bağlantı koparıldığında ortada pratik açıdan bir fark bulunmuyor. MIT’nin hipotezini kanıtlamak için değiştirdiği 47 uygulamadan 30’u resmi versiyonlarından ayırt edilemiyor. Geri kalan 17 uygulama ise reklam gösterememe gibi küçük sorunlar yaşıyor.
Bu durum, iletilen verilerin şüpheli olduğu veya yaşananların sadece Android’e özgü olduğu anlamına gelmiyor. Söz konusu verilerin yarısını hata ve performans raporları oluşturuyor ve iOS’in de aralarında bulunduğu başka platformlarda da bu duruma rastlanabiliyor. Bu verilerden bir kısmı uygulamaların daha hızlı çalışmasına yardımcı oluyor.
Yaşanan endişenin temel kaynağını ise uygulamaların iletilen veya alınan verilerin ne amaçla kullanılacağı konusunda bilgi vermemesi oluşturuyor. Söz konusu iletim faaliyetleri büyük ölçüde masum olsa da, dikkatsiz bir geliştiricinin kullanıcıları riske atmasının ihtimaller dahilinde yer aldığını unutmamak gerekiyor.