Manşetler

Android telefonların Türkiye’deki geleceği ne olacak?

galaxy note 10 plus inceleme

Google’ın Türkiye’de satılacak Android telefonlarıyla ilgili olarak aldığı karar gündeme bomba gibi düştü. Dün sabah saatlerinde internet sitelerine düşmeye başlayan ve bizim de burada yer verdiğimiz durum, akşam saatlerinde Google’dan gelen resmi açıklamayla doğrulanmıştı. Peki, Android telefonların Türkiye’deki geleceği ne olacak?

Meselenin geçmişini özetleyecek olursak, Rekabet Kurumuna Yandex tarafından yapıldığı iddia edilen şikayet doğrultusunda Google’a yönelik soruşturma başlatılmış ve geçtiğimiz yılın eylül ayında şirkete 90 milyon TL’nin üstünde bir ceza kesilmişti. Aynı zamanda şirketin rekabetin sağlanmasına dair belirli yükümlülükleri yerine getirilmesi kararı da verilmişti.

İncelemenin başlatılmasının nedeni Google’ın Android işletim sisteminde kendi arama motorunu ve web tarayıcısını varsayılan olarak sunması ve bunları değiştirmeye yönelik seçenek vermemesiydi. Rekabet Kurumu, Google’dan kullanıcılara başka seçeneklerden yararlanma imkanını sunmasını talep etmişti.

Google’dan beklenti gayet doğal, çünkü benzer bir durum Avrupa’da da yaşanmış ve orada Google’a yüklü bir para cezası verilmişti. Ayrıca kullanıcılara arama motoru ve varsayılan internet tarayıcısını seçme imkanını tanınması zorunluluğu getirmişti. Google da Avrupa Birliği tarafından verilen karar sonucunda Android’de gerekli düzenlemeleri hayata geçiriyor.

Anladığımız kadarıyla Google, Avrupa’daki adımlarını Türkiye’de atmaya yanaşmadı. Ya da Rekabet Kurumu tarafından yeterli görünecek adımlar atılmadı. Bunun sonucunda şirket, Türkiye’de satılacak Android telefonlarına uygulamaları ve servisleri için gerekli olan lisansı 12 Aralık tarihi sonrası için vermeme kararı aldı. Bunu da Türkiye’deki iş ortaklarına gönderdiği bir mektup ile iletti.

Google’ın bu kararı belirtilen tarih sonrasında piyasaya girecek Android telefonlarında Google uygulamaları ve servislerinin olmayacağı anlamına geliyor. Üstelik bu karar sadece yeni ürünler için değil, mevcut ürünlerin belirtilen tarih sonrasında stoklara giren örneklerini de kapsıyor. Sonuç olarak bugün lisanslı bir Android telefonunda gördüğümüz Gmail, Haritalar, YouTube gibi uygulamaları Android telefonlarda görmeyeceğiz. Kurulum esnasında da Google Hesabı ile kullanıcı girişi yapma, cihazın yedeğini Google’dan kurma, Google’a yedekleme yapma ve benzeri bağlantılı işlemler de bulunmayacak. Hatta mevcut cihazların Android güncellemelerini almasının da kesintiye uğraması durumunun bulunduğu da dillendiriliyor.

Kısacası, bundan birkaç ay önce Huawei ile ilgili olarak konuştuğumuz durumun bir benzerini Türkiye’de satılacak tüm Android telefonlarının başına gelmesi söz konusu. Hatırlayacak olursanız, ABD Ticaret Bakanlığı Huawei’yi kara listeye almış ve bu şirketin ABD’li şirketlerle iş yapması devlet onayına bağlanmıştı. Bu nedenle Google da Huawei’nin Android lisansını iptal etmişti. Bunun sonucunda sonbaharda tanıtılan Huawei Mate 30 serisi Google uygulamaları ve servislerinden yoksun biçimde çıkmıştı. Bu durum normalde Türkiye’de gördüğümüz Mate serisinin en son üyelerinin Türkiye’de çıkışını da belirsizliğe sokmuştu. Huawei olayı bize, Türkiye’deki tüketicilerin Android işletim sisteminin durumuna ve güncellemelere büyük önem verdiğini bir kez daha göstermişti.

Google uygulama ve servisleri olmadan da üreticiler Android telefonları çıkarabilirler. Ancak bunların yerlerine neler koyacakları ve bunların deneyimi ne kadar eksiksiz biçimde karşılayacağı büyük bir soru işareti. Bunların yerini alacak, bize ait çözümler yok. Güvenliği konusunda yüzde 100 emin olamadığımız uygulama mağazalarını veya diğer servisleri kullanmak zorunda kalabilirsiniz. Koskoca Huawei bile, Google uygulamalarının ve servislerinin eksikliğini kapatma konusunda süreye ihtiyaç duyuyor. Mate 30 serisi donanım açısından çok etkileyici olsa da, Google’ın uygulamalarının eksikliği bu telefonların çekiciliğinin gölgede kalmasına neden oldu. Yani, Google bildiğimiz Android deneyiminde büyük önem tutuyor ve hatta deneyimin kalbinde yer alıyor. Onu çekip aldığınızda da bu işletim sisteminin anlamı büyük oranda kalmıyor. Çin örneğini verebilirsiniz, ancak orada tüketiciler Google uygulamalarının yoksunluğuna alışkın, bunları hiç deneyimlemediler. Bizim için ise durum çok farklı.

Mate 30 örneğinde gördüğümüz gibi, kullanıcıların Google uygulamalarını ve servislerini daha sonra elle etkinleştirme imkanları bulunuyor. Tabii ki, bunlar gayriresmi yollar ve hiçbir zaman güvenlik konusunda yüzde 100 emin olunan çözümler değil. Yani, cihaz güvenliğini de bir şekilde tehlikeye atma ihtimaliniz çok yüksek.

Bugün Türkiye’de akıllı telefon pazarı Android’in hakimiyetinde. Özellikle hacmin yüksek olduğu 3000 TL altı fiyat segmentindeki ürünlerin neredeyse tamamı Android’le çalışıyor. Üreticilerin Google uygulamaları ve servisleri olmadan telefonlar çıkarmaları teknik olarak çok zor görünüyor. Piyasaya sunsalar bile bunların tüketici tarafında kabul görmesi de çok zor olacaktır. Eğer anlaşma sağlanamazsa, üst segmentte ise iPhone’un pazar payının daha da arttığını, tüketicilerin Android telefonlar yerine iPhone’u tercih ettiğini görebiliriz.

Sonuç olarak, Google ve Rekabet Kurumunun en kısa sürede uzlaşmasını ummaktan başka bir çaremiz şu an için yok gibi görünüyor. Eğer akıllı telefon satın almayı düşünüyorsanız, stoktaki telefonlar bitmeden harekete geçmeniz ve bir Android telefon satın almanız iyi olabilir. Bu karar ikinci el Android telefonlarının fiyatlarının da yükselmesine neden olacaktır.