Teknoloji

Amazon AZ1 Neural Edge işlemcisiyle Alexa daha hızlı çalışacak

amazon az1 neural edge

Amazon düzenlediği sonbahar etkinliğinde AZ1 Neural Edge işlemcisini duyurdu. Bu silikon birimi sayesinde Alexa’nın kullanıcıların sorgularına ve komutlarına verdiği cevaplar, tepki başına yüzlerce milisaniye ile daha iyi hâle gelecek.

Şirket bu donanım birimini MediaTek ile iş birliğine giderek hayata geçiriyor. Bunun sayesinde yeni ürünlerde cihaz içinde nöral konuşma tanıma özelliğinden yararlanılabiliyor. Yeni Echo akıllı hoparlör, Echo Dot, saatli Echo Dot, Echo Dot Kids Edition ve Echo Show 10 akıllı ekran gibi Amazon’un yeni tanıttığı ürünlerde bu işlemci yer alıyor. Amazon, bu ürünlerin bu seviyede bir işlem yeteneği için gerekli olan cihaz üst belleği de barındırdığını söylüyor. AZ1, ileride daha fazla Echo serisinde bulunacak.

Amazon’un AZ1’i taşımayan mevcut ürünleri hem sesi hem de ona karşılık gelen etkileşimi buluta, yani uzak sunucuya gönderiyor, burada işlendikten sonra cevap geri geliyor. Karşılaştıracak olursak, AZ1’i barındıran yeni ürünlerde ses cihazda işlenecek, bu da kullanıcılara verilen cevapların süresini kısaltacak. Bu cihazların sesinizi nasıl işlediği, ses geçmişinizi nasıl görüntülediği değişse de, Alexa uygulaması aynı kalıyor.

Amazon, gecikme tarafındaki kazanımların ilk olarak Amerikan İngilizcesi için geçerli olacağını, ancak zamanla daha fazla dilin destekleneceğini belirtiyor.

Amazon ve MediaTek arasındaki bu iş birliği akıllara Microsoft’un Qualcomm ile Surface Pro X için kurduğu SQ1 işlemcisi odaklı iş birliğini getiriyor. Pratikte ise AZ1 daha çok Google’ın Pixel 4’te kullandığı Neural Core işlemcisine benziyor. Bu özel işlemci fotoğrafçılık yeteneklerini artırmanın yanı sıra, cihazın konuşulan İngilizceyi anlamasını sağlıyor, sesli kayıtları internete bağlanmaya gerek duymadan metne çevirebiliyordu.

Amazon, Echo cihazlarının internete bağlı olmadan kullanılabileceği şeklinde bir bilgi vermedi. Ancak daha fazla işlemi bulut yerine cihaz üzerinde gerçekleştirmek kullanıcı deneyimini daha iyi seviyeye çıkaracaktır. Ne var ki, Türkiye’deki kullanıcılar bu gibi imkanlardan uzun süre yararlanmayacak gibi görünüyor.