AirPods 2
GittiGidiyor’dan satın alın
Apple bundan yaklaşık üç yıl kadar önce AirPods’u tanıttığı zaman kablosuz müzik deneyimini yeniden tanımlamayı hedefliyordu. Aradan geçen zamana bakınca, şirketin bu hedefini tutturduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. 2000’li yılların ortalarında Bluetooth kulaklıklar popüler olmuştu, insanlar kulaklarında bu aksesuarlarla gezerdi. AirPods’un da benzer bir etki yarattığını söyleyebiliriz. Sokakta, parkta, işte veya sporda; bir ya da iki kulağında AirPods bulunan birçok kişiye rastlayabilirsiniz. AirPods’un bir statü aracı hâline geldiğini söylemek mümkün, ancak daha da önemlisi, en başta söylediğimiz gibi, kablosuz müzik deneyimini kolaylaştıran bir cihaz oldu. iPhone, iPad, Apple Watch veya Mac sahipleri, zahmetli Bluetooth cihaz eşleştirme süreçleriyle uğraşmadan, kablosuz kulaklıklarını cihazlarına bağlıyorlar ve hemen müzik dinlemeye ya da telefon görüşmelerine başlayabiliyor.
AirPods, Apple’ın en çok satan aksesuarlarından bir tanesi oldu. Bir yılı biraz aşkın zamandır Apple’dan bu kulaklığın takipçisi olacak yeni nesil ürünü bekliyordu. Beklentiler listesi pek de kısa sayılmazdı. Mart ayının sonlarına doğru duyurulan ikinci nesil AirPods, bunların belirli bir kısmını karşılıyor. Kablosuz şarj destekli kasa, Hey Siri desteği, daha uzun telefon görüşme süresi gibi yeniliklerle gelen AirPods 2 nasıl bir deneyim sunuyor? AirPods 2 inceleme yazısında bu sorunun cevabını veriyoruz.
AirPods 2 inceleme: Tasarım
Apple, birinci nesil AirPods kulaklıkların tasarımını ikinci nesil üründe de aynı biçimde koruyor. Emektar EarPods kulaklıkların tasarımını AirPods’a, büyük oranda taşımış olan Apple, formülü bozmadan devam etmiş. Tek tip tasarım ve boyut söz konusu. Kulak kanalını tamamen kapatan ve ucunda bulunan değiştirilebilir silikon topuzlarla her kulak yapısına veya büyüklüğüne tamamen uyan kulaklıkların esnekliği AirPods’da bulunmuyor. Bu nedenle AirPods’un her kulağa uymaması gibi bir durum söz konusu. Biz daha önce birinci nesil AirPods’u kutusundan çıkardıktan hemen sonra, eğlenceli bir sosyal medya paylaşımıyla AirPods’un kulaklarımıza tam oturduğunu ve en sert harekette bile çıkmadığını göstermiştik. İkinci nesil AirPods için de, boyutlar ve tasarım değişmediği için, aynısı geçerli oluyor. Bununla birlikte, çevremizde AirPods sahibi olan birçok insan var. Ve bu kişilerin hemen hiçbirisi AirPods ile sıkıntı yaşadığına dair şikayette bulunmadı.
Eğer ilk kez AirPods satın almayı planlıyorsanız, varsa bir arkadaşınızdan veya tanıdığınızdan denemeyi rica edin. Ya da mümkünse bir mağazada deneyin. Tabii, kulaklıklar hijyen açısından hassas aksesuarlardır. Bu nedenle deneme işinde bu koşula dikkat etmenizi de hatırlatırız.
Büyüklük ve genel şeklin dışında ses çıkışı, mikrofon veya sensörler tarafında da herhangi bir değişiklik bulunmuyor. EarPod’a göre biraz daha uzun olan alt kısmı, AirPod’un kulağa daha sağlam biçimde oturmasını ve ani hareketlerde kulaktan fırlayıp gitmemesini sağlıyor. Ayrıca kulaklığın pili için de daha fazla hacim yaratılmış oluyor. Tutuşa da olumlu katkısının bulunduğunu belirtmeden geçmeyelim.
AirPod kulaklıkların muhafazası ve şarjından sorumlu olan kasa da, birinci nesil kulaklıklarınkiyle hemen hemen aynı şekilde geliyor. Boyut bakımından herhangi bir değişiklik yok. Alt kısımda Lightning portu var. Apple’ın iPad Pro’da USB-C portuna yer vermiş olması, şirketin bundan böyle ürünlerinde Lightning’den uzaklaşarak bu yeni nesil porta yönleneceği beklentilerine yol açmıştı. Ancak AirPods 2’nin kasasında hâlâ Lightning’i görmeye devam ediyoruz.
Birinci nesil AirPods’un kasasında kapağın içine yerleştirilmiş olan LED gösterge lambası, AirPods 2’nin kablosuz şarj destekli kasasında dışta, kapağın hemen alt tarafında bulunuyor. Bu sayede şarj işleminin başlayıp başlamadığını kapağı kaldırmadan görebiliyorsunuz. Yeşil renk, şarj işleminin tamamlandığı ve AirPods ve kasanın tamamen şarj olduğu anlamına geliyor. Turuncu renk ise şarj işleminin devam ettiğini gösteriyor. Bunun yanı sıra Bluetooth eşleştirme işlemi sırasında lamba beyaz renkte yanıyor. Eşleştirme işlemi demişken, arkada yer alan düğmeye birkaç saniye basarak Bluetooth eşleştirme moduna alabilir, bu şekilde AirPods 2’yi Android telefonlarla veya Apple markalı olmayan başka cihazlarla da, normal bir Bluetooth kulaklık gibi eşleştirebilirsiniz. Bu düğmeye yaklaşık yirmi saniye kadar basmak ise, AirPods’u sıfırlamaya yarıyor.
AirPods 2 ile gelen kasanın kapak mekanizması, birinci nesil kasanınkinden biraz daha farklı. Daha sert ve sağlammış hissini veriyor ve biraz daha hızlı kapanıyor gibi duruyor. Ne var ki, kapağın iç kısmı bir süre sonra kir tutmaya başlıyor. Kasanın temizliğine dikkat etmeli ve belirli aralıklarla küçük bir bezle temizlemelisiniz. Bu arada kasanın dış yüzeyi de önceki nesil ürünün kasasına göre çizikleri tutmama konusunda daha başarılı görünüyor.
Renk konusunda ise Apple muhafazakâr tavrını korumayı sürdürüyor. Senelerdir Apple kulaklıklarının simge niteliğindeki rengi olan beyaz, ikinci nesil AirPods için de tek renk seçeneği olma özelliğini taşıyor. Aslında Apple uzay grisi veya kırmızı gibi, iPhone’larında yer verdiği renkleri tercih edebilir. Bu şekilde biraz daha farklılık katabilir. AirPods için yeni renk seçeneklerine dair beklentimizi, sonraki nesiller için korumayı sürdürüyor. Öte yandan, AirPods kasası veya kulaklıkları için renklendirme veya giydirme hizmeti veren çeşitli girişimlerin bulunduğunu da hatırlatmak gerekiyor. Bunlar Türkiye’de pek yaygın olmayabilir, ancak yurt dışında yaygın bir hizmet olduğunu biliyoruz.
AirPods 2 inceleme: Özellikler ve Performans
İkinci nesil AirPods’un özellikler ve performans tarafında sunduğu dikkat çekici birçok unsur var. Ancak bunların başında kablosuz şarj geliyor. Aslına bakarsanız, kablosuz şarjın opsiyonel bir özellik olduğunu söylememiz gerekiyor. Eğer 1399 TL öderseniz, AirPods 2’yi kablosuz şarj özellikli kutusuyla birlikte satın alabilirsiniz. Eğer “kablosuz şarj benim için önemli değil” diyenlerdenseniz, 1099 TL ödeyerek AirPods 2’yi normal şarj kutusu ile satın alabilirsiniz. Bu arada birinci nesil AirPods’undan memnun olup da kablosuz şarj desteğini isteyenler için 549 TL’ye sadece kablosuz şarj kutusu da satılıyor.
Kablosuz şarj kutulu AirPods 2’yi tercih etseniz bile, kutudan bir adet USB-Lightning kablosu çıkıyor. Böylelikle yine kutunun alt kenarında yer alan Lightning portunu kullanarak AirPods’u bilgisayar veya priz üzerinden şarj edebilirsiniz. Tabii ki, kablosuz şarj çok daha pratik ve kolay bir şarj deneyimi sunuyor.
AirPods’un kablosuz şarj kutusu Qi protokolünü desteklediği için, piyasada satılan hemen her kablosuz şarj aksesuarıyla uyumlu. Eğer iPhone’unuz için bir kablosuz şarj matı satın aldıysanız, bunu AirPods’un kutusunu ve kulaklıkları da şarj etmek için kullanabilirsiniz. Bunun dışında Samsung Galaxy S10+ veya Huawei P30 Pro gibi, kablosuz ters şarj desteği sunan akıllı telefonları da AirPods’u şarj etmek için kullanmak mümkün oluyor. Sonbaharda tanıtılacak yeni iPhone’larda da bu özelliğin bulunacağını tahmin ediyoruz. O zaman AirPods’un kablosuz şarj desteği sunması daha da anlamlı olacak.
Gerçekten de, akıllı telefonun ters kablosuz şarj desteği sunması, AirPods’un kablosuz şarj desteğini daha isabetli hâle getiriyor. İşimiz gereği iPhone’un yanında mutlaka Android telefon da yanımızda bulunuyor. Son zamanlarda Galaxy S10+ ya da Huawei P30 Pro ile geziyoruz. AirPods’un şarjının tamamen boşaldığı birkaç sefer, bu akıllı telefonların ters kablosuz şarj özelliğini kullanarak AirPods’u şarj etme imkanı bulduk. Hem kablosuz kulaklıkların hem de kutunun şarjı sıfır seviyesindeyken, yaklaşık 15-20 dakika gibi bir sürede AirPods kulaklıklara yüzde 20 civarında bir güç sağlanıyor ki, bu da rahatlıkla 1 saat müzik dinlemek için yetiyor.
Tabii ki, kablosuz şarj işlemi normal kablolu şarj işleminden daha uzun sürüyor. AirPods 2’nin, kutusuyla birlikte tamamen dolması, kablosuz şarj ile 3-4 saat arası bir zaman alabiliyor. 5W güç çıkışı destekleniyor, ancak şarj aletinden şarj aletine güç çıkışı değiştiği için süre de değişiklik gösteriyor. Ancak 3 saatin alt sınır olduğunu söyleyebiliriz. iPhone’larla sunulan 5W şarj adaptörüyle şarj işlemi 2 saati biraz aşkın zamanda tamamlanıyor. Eğer gece yatmadan önce başucunuzda bulunan ya da işe başlamadan önce masanızda bulunan kablosuz şarj matına AirPods kutusunu bırakırsanız, uyurken ya da çalışırken şarj işlemi de yavaş yavaş tamamlanacaktır. Zaten kablosuz şarjın olayı bu; hızdan çok pratiklik ve rahatlık sunması.
Kablosuz şarj kutusunu şarj matına bıraktığınızda, ön taraftaki LED lamba turuncu renkte yanıyor. Böylelikle kablosuz şarj işleminin başladığını anlıyorsunuz. Şarj işlemi devam etse de, bu ışık bir süre sonra sönüyor. Şarj işlemi bittiğinde de rengi yeşile dönüyor.
Pil performansı tarafında AirPods 2, birinci nesil AirPods’un çizgisinden gidiyor. Kablosuz kulaklıklar tek bir şarjla 5 saat dinleme süresi sunuyor. Gerçekten de yaptığımız testler Apple’ın bu taahhüdünün isabetli olduğunu gösteriyor. Birinci nesil AirPods, iki buçuk yılı aşkın kullanım süresinin ardından doğal olarak pil performansında yavaşlamalar göstermeye başlamıştı. Uzun kullanım sonucunda AirPods 2’de durumun ne olduğunu merak ediyoruz. Bununla ilgili izlenimlerimizi de zamanı geldiğinde sizinle paylaşacağız.
Konuşma süresi tarafında ise pil performansının iyileştiğini görüyoruz. Apple, yeni kablosuz kulaklıkların tek bir şarjla 3 saate kadar konuşma süresi sunabileceğini belirtiyor. Bu süre daha önce 2 saat ile sınırlıydı. Şarj kutusuyla birlikte AirPods’u birçok kez şarj edebilir ve böylelikle 24 saatten fazla dinleme süresine ulaşabilirsiniz. Doğrusunu söylemek gerekirse, AirPods’un kutusunu hangi aralıklarla şarj ettiğimizin kaydını tutamadık, çünkü iki şarjın arasında geçen süre çoğunlukla uzun oluyor. Yine de, normal yoğunluklu kullanımda her 5 günde bir kablo bağlayıp şarj etmek yeterli olacaktır. Tabii ki, kablosuz şarj gibi pratik bir imkan olduğu için, kutuyu da kolaylıkla şarj etmeye girişeceksiniz. Sonuç olarak pilin bitmesi gibi bir olayla fazla karşılaşmayacağınızı düşünüyoruz.
AirPods 2’nin içinde de önemli bir değişiklik var. Apple, birinci nesil üründe yer verdiği W1 yonganın yerine H1 gibi, kulaklıklara özel yeni bir yongaya yer veriyor. Apple’ın belirttiğine göre, bu donanım sayesinde bağlı cihazlarla çok daha hızlı ve kararlı bir bağlantı sunuluyor. Deneyimlerimiz, Apple’ın bu söylediğinin boş olmadığını gösteriyor. Yeni nesil AirPods’un iPhone veya Apple Watch gibi her gün kullandığımız cihazlarla bağlantısı eski nesil kulaklığa göre hissedilir derecede daha hızlı gerçekleşiyor. Aynı durumun Mac bilgisayarlar ve Apple TV 4K için de geçerli olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle saydığımız bu son iki cihazlarla bağlantı eskiden daha zahmetliydi. Ancak ikinci nesil AirPods ile süreç çok daha hızlı şekilde tamamlanıyor.
Oyun oynarken de ses gecikmesinin yüzde 30’a kadar azaltıldığı belirtiliyor. Çok fazla oyun insanı olmadığımız için bunu deneyimleme imkanımız olmadı. Ancak diğer iddialar gibi bunun da boş olmadığını düşünüyoruz. Telefon görüşmeleri yaparken AirPods’a çağrının aktarılması işlemi de şimdi daha hızlı ve zahmetsiz biçimde gerçekleşiyor. Telefon görüşmeleri de gayet rahat biçimde gerçekleştiriliyor.
H1 yongasının sunduğu bir başka önemli imkan da “Hey Siri” desteği oluyor. Normalde AirPod’lardan bir taneside hafifçe tıklatıp Siri’yi çağırmak ve komut vermek mümkün oluyor. Ancak AirPods 2’de, bunu yapmadan, doğrudan “Hey Siri” diye seslenerek Siri’yi çağırabilir ve komut verebilir ya da sorunuzu sorabilirsiniz. Bu yenilik ilk bakışta önemsiz gibi görünse de, işimize yaradığı anların olduğunu kullanmaya başladıktan sonra fark ettik. Bir keresinde marketten çıkmış, elimizde büyük bir torbayla eve doğru giderken, bir kişiyi arama ihtiyacı hissettik. Cepteki telefonu çıkarma imkanı yoktu, ancak kulaklarda AirPod’lar takılıydı. “Hey Siri” demek ve sonrasında “Babamı ara” demek yetti. Telefon görüşmesini de AirPod’lar üzerinden gerçekleştirdik. Bir başka seferde ise, salonun en ücra köşesinde duran iPhone’a, bir başka odadan, kulaklarımızda takılı olan AirPod’lar aracılığıyla seslendik ve Siri’ye komut vermeyi başardık. Arada epey fazla mesafe olmasına rağmen bunu yapabilmek oldukça güzel.
Yalnız, Hey Siri diye seslendikten sonra Siri’nin aktifleştirildiğine dair bir ses uyarısı gelmiyor. Bu nedenle komut verirken yanlış yapmanız, bir komutu defalarca vermeniz söz konusu olabilir. Apple’ın bu duruma bir çare bulması ve araya basit bir uyarı sesi eklemesi iyi olacaktır.
Siri’yi sözle çağırmanın mümkün olması, her bir AirPod’a atanan dokunarak kontrolde Siri’yi kontenjandan çıkarmanızı sağlayabilir. Çalan müziği ileri veya geri alma özelliklerini her bir kulaklık tekine atamanız daha isabetli olacaktır. Ne de olsa, AirPod’lardan herhangi bir tanesini kulaktan çıkarmak, müziğin durmasına neden oluyor. Kulağınıza yeniden taktıktan sonra da müzik kaldığı yerden devam ediyor. Ancak AirPod’u kulağınızdan çıkarıp avuç içinizde tutmaya devam ettiğinizde, istemeden sensörleri kapatabilirsiniz. Bu durumda AirPod kulağa yeniden takıldığını sanabiliyor ve duraklatılmış içerik yeniden oynamaya başlıyor. Apple’ın bu duruma da bir çözüm üretmesi isabetli olur.
AirPods’un çok fazla sevilmesinde ve ilgi görmesinde kolay bağlantı yönteminin büyük rolü vardı. Aynı imkan ikinci nesil AirPods’da da korunuyor. Kutuyu bağlanacak cihazın yanına yaklaştırıp kapağını açmanız yetiyor. Bağlanacak iPhone veya iPad’in ekranında bağlantı penceresi görünüyor ve size kalan tek şey Bağlan ikonuna tıklatmak oluyor. Eğer AirPods daha önce başka bir iPhone ile ya da iCloud cihaz grubuyla eşleştirildiyse, arkadaki fiziksel düğmeye bir süre basılı tutarak AirPods’un yeni cihazla bağlanmasını sağlayabilirsiniz. Bu işlem de saniyeler içinde tamamlanıyor.
Ayrıca AirPods’u Android cihazlarla da kullanabilirsiniz. Bu durumda bağlantı sürecini klasik bir Bluetooth cihazınınki gibi tamamlayacaksınız. Aynı zamanda otomatik duraklatma ve oynatma imkanları olmayacak. Ancak bu imkanları getiren üçüncü taraf Android uygulamalarının da olduğunu biliyoruz.
Ses kalitesine gelecek olursak, birinci nesil AirPods’un performansı korunuyor. Fazla değişiklik yok, ancak AirPods ile gerçekten de tatmin edici bir müzik deneyimi yaşadığımızı söyleyebiliriz. Yüksek ses çıkışı bizim için en önemli unsurlardan bir tanesi ve AirPods bu noktada ihtiyacımızı karşılıyor. Baslar fazla yoğun değil, tizler ise fazla rahatsız edici seviyede olmuyor. Daha çok orta frekansların baskın olduğu bir ses çıkışı sunuluyor. Bunun da genel kullanıcı kitlesi ve zevkleri için uygun olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Yurt dışında rastladığımız bazı kaynaklar, AirPods’un aktif gürültü bastırma özelliğine sahip olmamasını bir olumsuzluk olarak sıralıyor. Ancak AirPods’u kullandığımız süre boyunca bunun eksikliğini duymadık. Bunun pil performansına olumsuz etkisinin olacağını söylemek gerekiyor. Pil performansı mı, yoksa aktif gürültü bastırma özelliği mi? Bu soruya çoğu kişinin ilk seçenekle cevap vereceğini tahmin söyleyebiliriz.
Bu arada sonbaharda AirPods sahiplerinin hoşuna gidecek bir özellik gelecek. Ses Paylaşımı adını taşıyan bu özellik sayesinde şarkıları, podcast’leri veya diğer sesli yayınları iki çift AirPods’da paylaşmak mümkün olacak. Üstelik iPhone’dan, bağlı olan her bir kulaklığın ses seviyesi de kontrol edilebilecek. Örneğin, her biri AirPods sahibi olan çiftlerin sevdikleri şarkıları aynı anda dinlemeleri oldukça romantik bir ortam oluşturacaktır.
AirPods 2 inceleme: Sonuç
İkinci nesil AirPods tasarım anlamında herhangi bir değişiklikle gelmiyor. Birinci nesil AirPod’lar kulaklarınıza nasıl oturduysa, ikincisi için de aynısı geçerli olacaktır. Bununla birlikte şarj kutusunun pratik yapısı ve kolay kullanımı yine önemli bir artı olmayı sürdürüyor. LED lambanın dışa taşınmış olması şarj durumunu görmeyi daha kolay hâle getirirken, önceki nesil ürünle dıştan bakıldığında ayırt etmeyi sağlayan tek fark oluyor. Kablosuz şarj desteği, hızdan daha çok pratiklik katıyor ve AirPods’u her zaman pili bitmemiş hâlde kullanmaya olanak sağlıyor. Bununla birlikte akıllı telefonlarda görmeye başladığımız ters kablosuz şarj özelliğiyle kullanımı çok daha işlevsel ve memnun edici oluyor. Eğer sonbaharda yeni bir iPhone satın almayı düşünüyorsanız, o hâlde AirPods’u da mutlaka kablosuz şarj kutulu almalısınız.
Hey Siri desteği ve bağlı cihazlarla daha hızlı geçiş imkanı sunulması belki önceki nesil AirPods’a nazaran radikal farklılıklar yaratmıyor. Yine de, deneyimde ileri doğru atılmış dikkat çekici adımlar olduğunu söyleyebiliriz. Bu yeniliklerin yararını gerçek hayatta mutlaka göreceksiniz. Ses kalitesi açısından birinci nesil AirPods’un çizgisi korunuyor.
Birinci nesil AirPods incelememizde de belirttiğimiz gibi, AirPods piyasadaki en iyi ses kalitesini sunan kulaklık değil. Ancak ortalamanın üstünde bir ses deneyimi sunduğunu belirtmek gerekiyor. Onun fiyatını yüksek seviyeye çıkaran unsurlar daha çok kullanım kolaylığı ve pil performansı oluyor. iPhone, Apple Watch ve diğer cihazlarla kolay ve rahat bağlantı imkanı sunması en büyük artılarından. Aynı zamanda pil performansının da oldukça güçlü olduğunu belirtmek gerekiyor.
AirPods 2
GittiGidiyor’dan satın alın