Propaganda ve yalan haberlerin etkisi, günümüzde siyasetin küresel ölçekte en çok çekindiği konular arasında yer alıyor. Yalan haberle mücadele konusunda teknoloji şirketlerinin daha aktif bir tavır takınmasını isteyen siyasi kurumlar, bunun için somut çağrılarda bulunuyor. ABD İç Güvenlik Bakanlığı, son girişimiyle de söz konusu çağrıların somut örneklerinden birini veriyor.
Dezenformasyon faaliyetlerini engellemek isteyen bakanlık, bunun için şirketlerden bir veri tabanı oluşturulmasını talep etti. Söz konusu veri tabanında aralarında çevrimiçi haber sitelerinin, blogların ve popüler sosyal ağ hesaplarının da bulunduğu toplam 290 bin çevrimiçi medya unsurunun bulunacağı belirtildi. Sistemde internet sitelerinin iletişim bilgilerinin ve çalışan listelerinin yer alacağı ve bireyler için de konumları ya da odakları kategoriler üzerinden arama yapılabileceği ifade edildi. Bakanlığın 13 Nisan’a kadar talebine dönüşleri beklediği açıklandı.
ABD daha önce de medya takibi konusunda çeşitli çalışmalar yürütmüştü. Yeni veri tabanının kamuoyuna açık bilgiler dışında başka bilgiler barındırıp barındırmayacağı da henüz bilinmiyor. Ancak veri tabanının varlığının da bazı problemlere yol açabileceği düşünülüyor. Veri tabanının bölgesel gazeteciler ve sosyal medyada önde gelen kişiler üzerinde baskıya yol açabileceği söyleniyor.
ABD İç Güvenlik Bakanlığı tarafından sunulan talebin soyutluğu da veri tabanına dair problemler arasında gösteriliyor. Sosyal medyada öne çıkan kişi ve kuruluşlara dair “ilgili olabilecek her bilgi”nin toplanmasının sınırlarının nerede çizileceği konusunda somut bir işaret bulunmuyor.