Microsoft için 2012 yılı gerçekten unutulmaz, dopdolu geçen bir yıl oldu. Hem masaüstü hem de mobil tarafta Windows için atılmış önemli adımlara tanık olduk. Bunun yanı sıra şimdiye kadar donanım işini Xbox oyun konsolu ve fare, klavye gibi çevresel arayüz aygıtlarıyla sınırlı tutan Microsoft ilk kez gerçek anlamda bir Windows ürünüyle, Surface ile tüketicilerin karşısına çıktı ve bundan sonra donanım konusunda daha aktif olacağının işaretlerini verdi. 2013 yılı Microsoft’un Windows için attığı adımların meyvelerini verip vermeyeceğini göreceğiz, bunun yanı sıra bu popüler işletim sistemine dair yeni gelişmeler de yolda.
Windows 7, Vista’nın çıkışından üç yıl sonra, 2009 yılında gelmişti. Windows 8 de bu düzeni bozmadı ve selefinden 3 yıl sonra, ekim ayı sonu itibariyle tüketicilerin karşısına çıktı. Yılın başından itibaren çıkan Tüketici Ön İzleme, RTM gibi farklı ön sürümlerle Windows 8’i ve sunduğu yepyeni başlangıç ekranı deneyimini test etme fırsatı bulduk. Windows 8 ile birlikte Microsoft yepyeni bir yola girileceğini ve dokunmatik ekranlı cihazlarda bu işletim sisteminin daha rahat kullanımı konusunda adımlar atacağını söylemişti. Yepyeni başlangıç ekranı ve bu tasarıma bağlı olarak geliştirilen yeni nesil uygulamalar ile gerçekten başta tabletler olmak üzere dokunmatik ekranlı cihazlarda rahat kullanılacak bir işletim sistemi ortaya çıktı.
Ne var ki, bizde Microsoft’un Windows 8’i geliştirirken dokunmatik ekranlara özel unsurlara daha fazla odaklanıp onu bugünlere getiren masaüstü tarafını biraz ihmal etti gibi bir izlenim oluştu. Tabii ki, tabletler ve dokunmatik ekranlı ultrabook’lar gelecekteki stratejide önemli bir unsur teşkil ediyor, ancak bu işletim sistemi geleneksel olarak nitelendirebileceğimiz masaüstü ve dizüstü bilgisayarlarda da yüklü olarak gelecekti. Ve yeni nesil başlangıç ekranı fare ve klavye ile kontrol edilen cihazlar için pek uygun değil gibi görünüyordu. İşte Windows 8 bu şekilde bir izlenimle yola başladı; biz bir süredir Windows 8’i masaüstü bilgisayarda kullanıyoruz ve kullandıkça daha fazla zevk alıyor, yanlış düşündüğümüzün farkına varıyoruz. 2012’nin ekim sonu itibariyle gelen haberler Windows 8 yüklü PC satışlarının yavaş bir seyir izlediği şeklinde; belki tüketicilerin de Windows 8’i biraz daha tanımaya ihtiyacı var; 2013’te tanışma süreci bitebilir ve Windows 8 PC’lerin yaygınlığı artabilir.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi Windows 8 genel olarak tablet ve diğer dokunmatik ekranlı cihazlar göz önünde bulundurularak geliştirildi. Tablet piyasasında Apple’ın hakimiyeti herkesin bildiği bir gerçek, rakipler Android tabletlerle bir şeyler yapmaya çalıştı, ancak geldiğimiz noktada çok fazla gelişme kaydettiklerini söylemek zor. İşte bu nedenle üreticiler Windows 8’in çıkışını çok daha büyük bir umutla bekliyordu. Zaten işletim sisteminin çıkışının hemen ardından Windows 8 ve ARM tabanlı işlemcilere özel cihazlarda çalışan Windows RT yüklü tablet modelleri görmeye başladık. Bunların arasında en çok dikkat çeken ise hiç şüphesiz Microsoft’un bizzat kendisinin çıkardığı Surface tabletti. Yazılım devi böyle yaparak iş ortaklarından büyük rol çalmış oldu, ancak Windows’un tabletleri de hedefleyen bir işletim sistemi olduğuna dair mesajı vermeyi başardı. Geçtiğimiz ay Windows RT ile çalışan Surface’i incelemiş ve ürünle ilgili görüşlerimizi detaylı bir şekilde paylaşmıştık. Genel olarak Surface’in ilginç bir ürün, ancak Intel işlemcili ve 2013’ün başında çıkacak Surface Pro’nun işlevselliği bakımından daha tercih edilebilir olabilir.
2013’te başta Surface Pro olmak üzere yepyeni Windows 8 ve Windows RT tabletler göreceğiz. Bu tabletler Apple’ın iPad ile elde ettiği pazar payından ve aynı zamanda Android tabletlerin azınlıkta kalan paylarından çalmaya çalışacak. Microsoft da dedikodusu yapılan 2013 model Surface tabletleriyle kendi iş ortaklarına karşı rekabete girişecek. Nokia’nın da 2013’ün başında kendi Windows RT tabletini çıkarması ve şimdiye kadar sessiz kaldığı tablet piyasasına bir tablet ürünüyle girmesi bekleniyor. Ultrabook tarafındaysa 2012’nin sonlarına doğru görmeye giderek büyümeye başlayan yeni ürün furyası 2013’e taşınacak. Özellikle yılın hemen başında düzenlenecek CES 2013’te dokunmatik ekranlı ve yenilikçi tasarımlara sahip Windows 8 yüklü ultrabook modelleri görebiliriz. Ayrıca içerisinde ARM işlemci barındıran ve Windows RT ile çalışan dizüstü bilgisayar veya dönüştürülebilir formda ürünler de önce CES’te sonra da piyasada boy gösterebilir. Aynı şekilde dokunmatik ekranlı monitör bilgisayar seçeneklerinin sayısının da 2013’te arttığını göreceğiz.
Anlayacağınız 2013’te piyasada göreceğimiz Windows tabanlı dizüstü bilgisayar ve tablet seçeneği konusunda herhangi bir sıkıntı çekmeyeceğiz, işin donanım tarafı garantide. Ancak yazılım tarafı aynı şekilde olacak mı, orada Microsoft’un ve diğer üreticilerin yazılımcıları ne derece teşvik edeceği önemli bir gösterge olacak. Bildiğiniz gibi artık bir platformun başarısı sahip olduğu uygulama ekosisteminin genişliğiyle ölçülüyor. Her ne kadar ortalıkta toplam iOS veya Android uygulamasından daha fazla sayıda Windows yazılımı bulunsa da, ARM tabanlı işlemcilere özel Windows RT bunları çalıştıramıyor. Bu platform için yazılımcıların ayrıca geliştirme yapması gerekiyor. Bu da ek yatırım ve iş gücü anlamına geliyor. Yazılımcılar doğal olarak bu hamlelerinin karşılığını almak isteyeceklerdir, bunun için özellikle Windows RT’nin geleceğinden belli bir noktaya kadar emin olmaları gerekiyor. 2013’te çıkacak olan yeni Windows RT ürünleri ve bunlara gelecek talep bu noktada önemli bir gösterge olacaktır. Windows 8’in ise hem eski uygulamaları çalıştırması hem de geleneksel masaüstü uygulamaları da destekliyor oluşu onu uygulama çeşitliliği bakımından daha avantajlı kılıyor.
Şimdiye kadar Windows’un masaüstü tarafına baktık. Mobil taraf da kendi içinde başka bir hikaye barındırıyor. Bildiğiniz gibi Microsoft 2010 yılında o zamana kadar izlediği mobil işletim sistemi stratejisini çöpe attı ve yepyeni bir yaklaşımla Windows Phone platformunu geliştirmeye başladı. Şirketin yola sıfırdan başladığını söylesek herhalde yanlış olmaz. Windows Phone 7 altında platform belirli bir yere kadar geldi, ancak iOS ve Android karşısında çok rekabetçi olduğu söylenemez. Bu yılın ortalarında duyurulan ve yüklü ilk cihazları yılın sonlarına doğru, üstelik Türkiye’de de, görmeye başladığımız Windows Phone 8 ile birlikte şirket mobil stratejisinde de yeni bir döneme girdi. Windows 8 ile ortak temele oturan yepyeni bir çekirdekle yola çıkan Windows Phone 8 özelleştirilebilirliğe açık yapısı, sosyal ağ servisleriyle entegrasyonu ve kurumsal uygulamalarıyla dikkat çeken bir platform. Türkiye’de Nokia ve HTC çıkardıkları cihazlarla bu platformun öncülüğünü üstleniyor. 2013’te her iki üreticinin yepyeni Windows Phone 8 cihazlarını hem yurt dışında hem de Türkiye’de piyasaya sürdüğünü göreceğiz. Samsung ise Türkiye stratejisinde Windows Phone 8’i biraz daha geri planda bırakmış gibi görünüyor. 2013’te Güney Koreli şirketin bu yaklaşımının değişip değişmeyeceğini de yakından takip edeceğiz.
Windows RT için yukarıda dile getirdiğimiz uygulama hususu Windows Phone 8 için de geçerli. Her ne kadar Windows Phone Mağaza’daki uygulama sayısı 100 binin üzerine çıkmış olsa da, uygulama çeşitliliği konusunda bu platformun sıkıntı çektiği bir gerçek. iOS ve Android tarafında popüler olmuş uygulama ve servislerin Windows Phone platformuna gelişi tam anlamıyla gerçekleşmedi. Windows Phone 8’in 2013’te sergileyeceği performans mağazanın çeşitliliğinin artması konusunda önemli bir unsur olacak. Ayrıca yeni yılda Microsoft’un ve iş ortaklarının yazılımcıları Windows Phone uygulamaları teşvik etme konusunda daha aktif bir şekilde çalışmaları gerekiyor. Windows Phone platformunun en büyük destekçilerinden bir olan Nokia bu konuda bir hayli aktif faaliyetler yürütüyor. Windows Phone 8 cihazlarının Türkiye’ye gelmesiyle birlikte Nokia’nın veya Microsoft’un yerli yazılımcılara yönelik teşvik ve destek çalışmalarını 2013’te daha da fazlalaştırmasını bekliyoruz.
2013’ün ikinci yarısı hem Windows hem de Windows Phone için yazılım bakımından güncellenme zamanı olabilir. Windows ile ilgili ortalıkta dolaşan dedikodular yılın ikinci yarısında çıkarılacak Windows Blue kod adlı yeni bir sürümü işaret ediyor. İddialar Microsoft’un da bundan böyle güncelleme konusunda Apple ve Google’ın yolunu izleyeceği ve her yıl büyük bir Windows sürümü çıkaracağı yönünde. 2013’te bu stratejinin gerçekten uygulanmaya başlanıp başlanmayacağını göreceğiz. Windows Phone tarafındaysa yılın sonlarına doğru muhtemelen Windows Phone 8.5 tarzı yeni bir sürüm görebiliriz. Tabii ki, Windows Phone tarafında bu büyük güncellemenin öncesinde başta rastgele yeniden başlama ve ekran uyuduğunda Wi-Fi bağlantısının kesilmesi olmak üzere çeşitli sorunları çözecek güncellemeyi bekliyoruz.
Anlayacağınız üzere, 2013 yılı Windows ve Windows Phone tarafında 2012 yılında atılmış olan adımların seyrinin izleneceği bir yıl olacak. Yılın ikinci yarısı itibariyle de bu platformlar üzerinde yenileme ve güncelleme çalışmalarının sıklaştığını görebiliriz. Tüketiciler yılın başından itibaren farklı formlarda ve barındırdığı donanım bileşenlerine göre Windows 8 veya Windows RT ile çalışan ürünleri piyasada görecek. Windows Phone tarafındaysa özellikle Nokia ve HTC’nin yepyeni ürünlerini Türkiye’de görebiliriz. Samsung’un çekingen tavrını koruyup korumayacağı da takip edeceğimiz bir başka nokta olacak. Bu arada şimdiye kadar Windows Phone cihazı konusunda sessiz kalan Huawei’nin de 2013’ün başıyla birlikte yeni cihaz veya cihazlarını tanıtmasını ve bunları fazla vakit geçmeden Türkiye’de de satışa sunmasını bekliyoruz.
Diğer 2013’ten Beklentiler yazıları: